Çocukluğumu karadenizin çetin kış şartlarıyla geçirdiğimden olsa gerek bu kitabı okuduğumda soğuğu iliklerimde hissettim diyebilirim. Öyle ki öyküdeki kahramanla beraber ayak parmaklarımın da üşüdüğünü içtenlikle söyleyebilirim. Kitabta başlığından ve kapağından anlaşılacağı üzere kış şartlarına ait birbirinden muhteşem üç öykü yer alıyor. İlk iki hikaye aynı hikayenin farklı zamanlarda yazılmış hali. Jack london ele aldığı öyküyü zaman sonra farklı bir şekilde tekrar ele almış. İyiki de almış çünkü hikayenin sonradan yazılmış hali çok daha etkiletici. Bundan olsa gerek zaten sonradan ele aldığı öykü ilk sıraya konulmuş. Üçüncü öykü ise bu ikisinden farklı kurgusu olsa da teması aynı diyebilirim. Üç hikayede de hayatta kalma mücadelesi ve bu uğurda neler yapılabildiği anlatılmış. Ben en çok kitaba ismini veren ve tekrardan ele alınmış olan ilk sıradaki Ateş yakmak öyküsünü beğendim. Kitap 70 küsür sayfadan oluşmakta ve tek solukta rahatlıkla okunabilmekte.